ÇAKÜFEST 2024 Bilim, Kültür ve Sanat Şenliği, İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse’nin konuşmacı olarak katıldığı “Medeniyetin Temeli Aile” adlı konferansla başladı. Programa Çankırı Valisi M. Fırat Taşolar, Rektörümüz Prof. Dr. Harun Çiftçi, Rektör Yardımcılarımız, akademisyenler ve öğrenciler katılım sağladı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan program, Kur’an-ı Kerim tilavetinin ardından Doç. Dr. Cemil Liv’in açılış konuşmasıyla devam etti.
Darülhadis İslam Araştırmaları Merkezi Müdürü Doç. Dr. Cemil Liv, birim faaliyetleri hakkında bilgi vererek konferansın konusu olan aile kavramının önemine ve aile kurumunun yıpratılması için yürütülen art niyetli faaliyetlere değindi. Liv, ÇAKÜ’nün konferans talebini geri çevirmeyen Prof. Dr. Saffet Köse’ye ve her türlü etkinlikte desteklerini esirgemeyen Rektörümüz Prof. Dr. Harun Çiftçi’ye teşekkür etti.
Devamında kürsüyü teşrif eden Rektörümüz Prof. Dr. Harun Çiftçi, salondaki konukları selamladıktan sonra tarihten günümüze gelen emanetlerin en güzel şekilde değerlendirilmesi gerektiğini, bunu yaparken akademisyen, öğrenci ve şehrin diğer dinamikleriyle birlikte çalıştıklarını belirtti. Gelecek inşasındaki en mühim sermayenin insan olduğunu ifade eden Rektör Çiftçi; nitelikli, donanımlı, geçmişini bilen, tarihine sahip çıkan ve dünü değerlendiren, bununla birlikte geleceğe de yatırım yapan bireyler yetiştirildiğinde birçok sorunun çözüme kavuşacağına inandığını ifade etti.
Rektör Çiftçi, dünya tarihinde Türk-İslam medeniyetinin apayrı bir konumu olduğunu, bu medeniyetin Orta Çağ karanlığını aydınlığa dönüştürdüğünü vurguladıktan sonra dünyanın Türk-İslam medeniyetinin tüm unsurlarına ihtiyacı olduğunu söyledi. Batı’nın her ne kadar insanı öncelediğini ifade eden söylemleri olsa da insan fıtratına ters projeler ürettiklerinin altını çizen Rektör Çiftçi, insanın bir sömürü aracına dönüştürüldüğünü, muhtelif ideolojiler için kullanıldığını belirterek böyle bir ortamda haykırışta bulunma sorumluluğunu almaları gerektiğini ifade etti. “Dünya, bizim medeniyetimizin dinamikleriyle daha güzelleşecek, daha güçlenecektir.” diyen Rektör Çiftçi, bu noktada milletlerin en küçük teşkili olan aile kavramına dikkat çekilmesinin önemine değindi.
Devamında; “Biz aileyi ne kadar güçlü tutar ne kadar güzel inşa eder ve korursak geleceğe dair ümit ve beklentilerimiz de daha farklı olacaktır.” diyen Rektör Çiftçi, aile ve kültür kavramları hakkında birçok çalışması bulunan İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse’yi ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Rektör Çiftçi, “ÇAKÜ olarak sosyal sorumluluğu ve geleceğe dair ümitleri olan, vizyonlu gençler yetiştirmek istiyoruz. Üniversitemizde akademik bilginin yanında sosyal sorumluluğu önceleyen etkinlikler de yapmaya gayret ediyoruz.” diyerek başta Çankırı Valisi M. Fırat Taşolar olmak üzere katılım sağlayan akademisyen ve öğrencilere teşekkür etti.
Rektörümüz Prof. Dr. Harun Çiftçi’nin ardından kürsüyü teşrif eden İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse ise konuşmasına konukları selamlayarak başladı. Toplantıyı tertip edenlere teşekkür eden Sn. Köse, ailenin sosyolojik açıdan toplumun örgütlenme modeli olduğuna işaret ederek “Aile kendi içinde küçük bir devlettir. Devlet ise en büyük ailedir.” ifadelerini kullandı. Aile kurumunun hayati derecede önemli olduğunun altını çizen Sn. Köse, egemen güçlerin aile üzerinde projeleri olduğunu, milletin insanlık kurumu olan ailenin yıkılması için her şeyi yaptıklarını söyledi.
Sn. Köse, devamında toplumsal cinsiyet eşitliği projesine dikkat çekerek bu projenin aile kurumunun temeline koyulmuş bir dinamite benzediğini, masum gibi görünen ama özünde aileyi yıkmak isteyen bir proje olduğunu belirtti. Toplumsal cinsiyet kavramına da açıklık getiren Sn. Köse, erkeklik-kadınlık algısının yıkılmaya çalışıldığını ifade etti. Cinsiyetsiz ve nikâhsız yaşam, ailesiz toplum gibi projelerin temelinde bu kavramın olduğuna işaret eden Sn. Köse, Türk toplumunun bu konuda bilinçli ve duyarlı olması gerektiğini ifade etti.
Dünya literatüründe konuyla ilgili yapılan çalışmalara da değinen Sn. Köse, toplumsal cinsiyet ve cinsiyet karmaşasıyla ilgili cinsiyetin biyolojik değil toplumsal olduğunu iddia edenlerin insanlığa savaş açmış insanlar olduğuna atıf yaptı. Kadınlık-erkeklik algısını kaybetmenin insanlığa pahalıya mal olacağını da ifade eden Sn. Köse, toplumsal cinsiyet merkezli her projenin aile kurumuna ciddi zararlar verdiğini ve vermeye devam edeceğini söyledi.
Sn. Köse, devamında çocukların aile içerisinde yaşadıkları her şeyin onların gelecekte kişisel gelişimlerine etki edeceğini, sevgisiz, şefkatsiz büyüyen çocukların ilerleyen yaşlarında kalıcı insani ilişkiler kurmakta güçlük çektiklerini, bu sebeple ailede anne-babaya büyük sorumluluklar düştüğünü ve her bir ebeveynin çocuklarıyla olan ilişkisini sorgulaması gerektiğini söyledi. Aile içerisinde annenin en büyük görevinin çocuğuna şefkat transfer etmek olduğunu belirten Sn. Köse, psikoloji araştırmalarında ilk iki yaş içerisinde annesine yeterince doyamamış, ondan şefkat transfer edememiş çocukların gelecekte bu eksikliği telafi etmelerinin çok zor olduğunun tespit edildiğini belirtti.
Sn. Köse, daha sonra anne babaların akşam eve geldiklerinde çeşitli bahanelerle çocuklarını yalnız bırakıyorlarsa, onları kendilerinden uzaklaştırıyorlarsa bir psikoloğun ifade ettiği gibi topluma canavar yetiştirmiş olduklarını ifade etti. Oyunun çocuklarının işi olduğunu ve oyunun seyirciye oynanacağını ifade eden Sn. Köse, Hz. Peygamber Efendimizin “Kimin küçük bir çocuğu varsa onunla çocuklaşsın, oyunlar oynasın” dediğini ve kendisinin de torunları Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’le çeşitli oyunlar oynadığını belirtti.
Sn. Köse, ünlü düşünür ve âlim İbn Haldun’un “Çocuklar ellerinizle işaret ettiğiniz yere değil ayaklarınızla gittiğiniz yere giderler” meşhur sözünü naklederek anne babanın en temel vazifelerinden birisinin çocuklarına rol modellik yapmak olduğunu söyledi. Günümüz dünyasında çocuklara görevleri hatırlatıldığında, onlardan çeşitli taleplerde bulunulduğunda bunların yerine getirilmediğinden ebeveynin şikâyet ettiğini söyleyen Sn. Köse, çocukların bu tavrındaki asıl sorumluluğun anne babada olduğunu ifade etti.
Evlenecek gençlerin eş seçiminde anneden şefkat, babadan güven duygusunu yeterince transfer etmiş gençleri tercih etmesinin kalıcı ve huzurlu aile yuvaları için önem arz ettiğini söyleyen Sn. Köse, Kur’an-ı Kerim’de sıcak aile yuvası için rahmet, meveddet ve sekinetin varlığının önemine vurgu yapıldığını belirtti. Sn. Köse, huzur dolu sıcak yuva için nezaket, şefkat ve zarafeti içeren rikkatin, gönülden gelen bir sevgiyle yapılan iyilik olan ihsanın var olması gerektiğini ve kalplere yerleşmiş karşılıksız sevginin davranışlara dönüşmesinin gerektiğini söyledi. Ayrıca aile içerisinde eşlerin birbirlerine jest ve iltifatlarda bulunmasının, birbirlerini takdir etmelerinin, gönül alıcı güzel sözler söylemelerinin çok önemli olduğunu ifade etti.
Sn. Köse, konuşmasının sonunda ÇAKÜ’de olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek konferansı tertip edenlere tekrardan teşekkür etti. İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse’nin konferansının ardından Rektörümüz Prof. Dr. Harun Çiftçi’nin Sayın Köse’ye hediye takdimiyle program sona erdi.